Bedensel engellilik örneğinde kötülük problemi

Abstract

Kötülük problemi düşünce tarihinin en eski problemlerinden biridir. Bu problem evrende bulunan kötülüğün Tanrı'nın iyiliği ile örtüşmediği fikri ekseninde tartışılmaktadır. Kötülük kavramının tarihsel sürecine bakıldığında kötülük ile ilgili birçok farklı tanım yapıldığı görülmektedir. Bu farklılık, her din ve ahlak öğretisinin bu kavrama bakış açısının faklı olmasından kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda bu tez çalışmamızın temel amacı; bedensel engellilik örneğinden yola çıkarak kötülük problemine maruz kalmış bedensel engelli ve bedensel engelli olmayan bireylerin kötülüğü nasıl anlayıp değerlendirdikleri ve kötülük problemine ne tür çözümler sunduklarını ortaya koymaktır. Toplumun önemli bir yüzdesini oluşturmasına karşın bedensel engelli bireylerin içinde bulundukları durumun tahlilinin yapılmadığı düşünülmektedir. Ele alınan bu çalışma sayesinde bedensel engelli bireylerin daha da yakından tanınacağı varsayılmaktadır. Yine bu çalışma, örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görev yapan eğitimcilerde bedensel engelli bireylere karşı olumlu tutum geliştirmelerinde farkındalık oluşturması açısından da önem taşımaktadır. Bedensel engellilik örneğinde kötülük probleminin ele alındığı bu tez iki bölümünden oluşmaktadır. İlk olarak ilgili literatür taranmış ve tezin kavramsal çerçevesi oluşturulmuştur. Tezin ikinci bölümünde ise tarama tezi olan nicel tez yöntemi kullandık. Kullanılan bu tez yönteminde, araştırılan konuya ilişkin evreni temsil edecek örneklemden sayısal sonuçlar elde ettik. Bu tezde hazırlanan anket, rastgele örneklem seçimi ile 50 bedensel engelli öğrenci ile 50 normal öğrenciye uygulandı. Frekans dağılımına ilişkin istatistiklere yer verildikten sonra çalışmada daha çok değişkenlere ait frekans dağılımı için çapraz tablolar oluşturuldu ve buna ilişkin veriler açıklandı. Tezin sonunda bedensel engelli bireyler ile bedensel engelli olmayan bireylerin kötülük problemine nasıl baktıkları, nasıl değerlendirdikleri ve ne tür çözümler sundukları ortaya konuldu. Bedensel engelli ve bedensel engeli olmayan bireylere yönelik hazırlanan anket bulgularından yola çıkılarak önemli sonuçlara ulaşılmaya gayret edildi. İlk olarak demografik bilgiler değerlendirildiğinde katılımcıların genel olarak anne-baba eğitim durumlarının oldukça düşük olduğu buna karşın bedensel engelli bireylerin anne-baba eğitim düzeylerinin bedensel engelli olmayan katılımcıra göre nispi oranda daha yüksek olduğu sonucuna ulaşıldı. Okul içi etkinliklere katılma ve gündelik kişisel işerini bağımsız olarak yapabilme açısından bedensel engelli ve bedensel engelli olmayan bireylerin katılım durumları değerlendirildiğinde bedensel engellli bireylerin lehine bu oranın daha yüksek olduğu görüldü. Ikinci olarak katılımcıların engellilik örneğinde kötülük probleminin oluşumuna ilişkin düşüncelerinin neler olduğu ortaya konuldu. Katılımcılar Tanrı'yı mutlak olarak iyi gördükleri, kötülüğün oluşumunda kaderin etkili olduğu çözüm olarak da daha çok fizik ötesi konularla (dinî) ilgilendikleri sonucuna ulaşıldı.

The problem of evil is one of the oldest problems in the history of thought. The problem is discussed in the axis of the idea that evil in the universe does not coincide with the goodness of God. When the historical process of the concept of evil is examined, it is seen that there are many different definitions about evil. This difference stems from the fact that every religious and moral doctrine has different perspectives on this concept. In this context, the main purpose of our thesis is; the aim of this study is to determine how individuals with disabilities who are exposed to the problem of evil understand and evaluate the evil and what kind of solutions they offer to the problem of evil. Although it constitutes an important percentage of the society, it is thought that the situation of individuals with physical disabilities is not analyzed. It is assumed that individuals with physical disabilities will be more familiar with this study. Again, this study is important in terms of raising awareness in educators working in formal and non-formal education institutions in developing positive attitudes towards individuals with physical disabilities. This thesis, which deals with the problem of evil in the case of physical disability, consists of two parts. Firstly, the related literature was searched and the conceptual framework of the thesis was formed. In the second part of the thesis, we used the quantitative thesis method which is the screening thesis. In this thesis method, we obtained numerical results from the sample that would represent the universe about the research topic. The questionnaire prepared in this thesis was applied to 50 physically disabled students and 50 normal students with random sample selection. After providing statistics on frequency distribution, cross tables were created for frequency distribution of variables and the related data were explained. At the end of the thesis, we showed how the individuals with physical disabilities and normal individuals look at the problem of evil, how they evaluate it and what kind of solutions they offer. Based on the survey results prepared for physically disabled and normal individuals, we reached important results. Firstly, when the demographic information was evaluated, we found that the parental education level of the participants was relatively low, whereas the parental education level of the disabled individuals was relatively higher than the normal participants. When the participation status of the disabled and normal individuals was evaluated in terms of participating in in-school activities and being able to do their daily personal work independently, we found that this rate was higher in favor of the disabled individuals. Secondly, we put forward what the participants think about the formation of the problem of evil in the case of disability. The participants concluded that they viewed God as absolute good, and that they were more concerned with (religious) issues than physics as the solution to which evil was the fate.