Fahreddin er-Râzî'ye göre Ehl-i Sünnet kavramı
Künye
Demirtaş, Merve (2022). Fahreddin er-Râzî'ye göre Ehl-i Sünnet kavramı. (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Hitit Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Temel İslam Bilimleri Anabilim DalıÖzet
Tezimizde Eş'arî kelâmcısı olan Fahreddin er-Râzî'nin, Ehl-i Sünnet kavramına yaklaşımını ortaya koymayı amaçlamaktayız. Çalışmamız giriş, üç bölüm ve sonuç şeklinde tertip edilmiştir. Konu, Râzî'nin (ö. 606/1209) yaşadığı döneme ve onun mezhepler tarihi alanındaki çalışmalarına mutabık kalınarak sınırlandırılmıştır. İlkin, literatürde geniş bir yer tutan Ehl-i Sünnet kavramının muhtevasına kısaca yer verilmiştir. Ardından, Fahreddin er-Râzî'yi daha iyi tanıyabilmek için onun yaşadığı ortamın sosyal-siyasal durumu, gördüğü ilmi tahsili, yazdığı eserleri, yapmış olduğu seyahatleri, devlet adamları ile olan ilişkileri ve katıldığı tartışmaları gibi konular ele alınmıştır. Tezimizin birinci bölümünde Râzî öncesi Eş'arî gelenekte Ehl-i Sünnet'in durumu, nasıl algılandığı gibi hususlar hakkında inceleme yapılmıştır. Bu bölümde Eş'arî başta olmak üzere Bâkıllânî, Bağdâdî, Gazzâlî ve Şehristânî gibi Eş'arî geleneğe mensup müellifler incelemeye tabi tutulmuştur. Söz konusu âlimlerin yaşadıkları dönemin siyasal ve toplumsal arka planına ışık tutularak tarihi bir süreç içerisinde ele alınmıştır. Eş'arî, Bâkıllânî, Bağdâdî, Gazzâlî ve Şehristânî'nin Ehl-i Sünnet tanımlaması bir kavram olmaktan ziyade yaşanan dönemin sosyal ve siyasal şartların bir yansıması olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu şartların değişkenlik görtermesi bakımından Ehl-i Sünnet düşüncesinde ortak noktalarda buluştukları gibi görüş ayrılıkları yaşadıkları görülmektedir. İkinci bölümde Râzî'nin Ehl-i Sünnet dışı olarak nitelediği Hâricî, Mu'tezile ve Şiâ fırkaları hakkındaki düşünceleri incelenmiştir. Râzî'nin eserlerinde bu fırkaları isimlendirmesi ve görüşlerine yaklaşımının nasıl olduğu hakkında çalışılmış ve önceki kısımlarda elde edilen verilerle birlikte analiz edilmiştir. Üçüncü bölümde Râzî'nin Ehl-i Sünnet'e ve diğer mezheplere bakışı ortaya konmaya çalışılmıştır. Bu çerçevede özellikle yetmiş üç fırka hadisi olarak meşhur olmuş Fırka-i Naciye rivayeti incelenmiştir. Bu hadis rivayetini sahih gören Râzî'nin Ehl-i Sünnet olarak kimleri kastettiği tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu bağlamda Râzî'nin İslam mezheplerini nasıl tasnif ettiğinin ortaya konulması için İtikâdâtü Fırakı'l-Müslimîn ve'l-Müşrikîn adlı eseri temel kaynak olarak ele alınmıştır. Ayrıca, bir fırak müellifi olan Râzî'nin İtikâdât'ı milel-nihal türü eserler arasındaki yeri ve önemi de tespit edilmek istenmiştir. Bu sayede İtikâdâtü Fırakı'l-Müslimîn ve'l-Müşrikîn adlı eserin İslam Mezhepler Tarihi kaynakları içerisindeki yeri belirlenmek istenmiştir. Yine bu bölümde Ehl-i Sünnet'i oluşturan alt gruplarla olan irtibatı da ele alınmaya çalışılmıştır.