Cilt 16, Sayı 31, Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 2 / 2
  • Öğe
    الأصالة والزِّيادة فى حروف الجرِّ بين النَّحو والدِّلالة
    (Hitit Üniversitesi, 2017) Shoeir, Mohamed Rızk El- Shahhat Abdelhamit
    Harf-i cer, zâid harf-i cer ve şebîh biʼz-zaid harf-i cer nahivciler arasında tartışılan bir konudur. Bu üç kavramın ne ifade ettiği ve sadece harf-i cer şeklinde kullanıldığında – ki bundan maksat aslî harfi cerdir- ortaya çıkan iʿrâb durumunun belirlenmesi gerekmektedir. Aslî harf, cümleden atılamayan ve atılması durumunda sözdiziminde bozukluğun ortaya çıkmasına yol açan harfdir. Zâid harf, cümle içerisinde özel bir anlamı olmayan ve cümleden atılması da mümkün olan harfdir. Zâid harf-i cer, sadece cümleyi pekiştirmek ve vurgulamak için kullanılır. Zâid harf-i cerlerin, âmil olarak fiil ya da şibih fiile ihtiyaçları yoktur. Zâid harf-i cer, ismi kesra ya da onun yerine geçen bir irab alametiyle lafzen mecrur kılar. Ancak bu isim, sanki harf-i cer yokmuş gibi, takdiren çeşitli gramatikal fonksiyonları icra eder. Her bir fonksiyon için zâid . Zâid harf-i cer, Arapça cümle yapısının karakteristik özelliklerinden biridir. Geçmiş ve günümüz dilcileri, bu hususa işaret edip zâid harf-i cer olarak min, bâ, kâf ve lâm harflerini ele almışlar ve bunlarla alakalı çeşitli şevahidler sunmuşlardır. Şebîh biʼz-zaid harf-i cer, cümlenin bağlamından anlaşılan özel bir anlamı olmayan ancak fiil ya da şibih fiil bir kelime ile bağlantısı olamayan harfdir. İsmi lafzen mecrur kılar; ancak bu isim cümlenin bağlamının gerektirdiği duruma göre takdiren başka gramatikal fonksiyonlar icra eder. Şebîh biʼz-zaid harf-i cer, bir anlama sahip olması bakımından aslî harf-i cere; bir müteallaka ihtiyacı olmama ve ismi lafzen ya da takdiren ismi mecrur kılması bakımından da zâid harf-i cere benzer. Daha ziyade, zâid harf-i cere benzemesinden dolayı şebîh biʼz-zâid harf-i cer olarak isimlendirilmiştir. Şebîh biʼz-zaid olarak kabul edilen tek harf-i cer “rubbe”dir. Temel kural, harf-i cerlerin hazfedilmemesidir; ancak harf-i cerlerin çoğu zaman hazfedilebilmektedir. Harf-i cerler, isimleri ve fiilleri bir kelimeye bağladığı için müteallaka ihtiyaçları vardır. Tealluk, fiil ya da şibih fiilin ifade ettiği olayın şibih cümle ile irtibat kurması demektir.
  • Öğe
    Kurtuluşa eren fırka/el-Fırkatu’n-Nâciyye inancı
    (Hitit Üniversitesi, 2017) Kanter Akbaş, Özden
    Kurtuluşa eren fırka hakkında yapılan çalışmalar, bu inanca temel oluşturan hadisin sahih kabul edilmesi ve fırkaların bu yargıya göre sınıflandırılmasında yoğunlaşmaktadır. Hadisin metin çözümlemesi ve Kur'an ayetlerine arz edilmesi çok az önemsenmiştir. Bu makalede amaç; bu inancın oluştuğu toplumsal yapıyı ve tarihsel süreçte ortaya çıkan eğilimleri çözümlemektir. Bu inanç; Kur'an'ın anlatımları doğrultusunda çözümlenmiş, fırkaların bu inançlarının toplumsal temelleri karşılaştırmalı olarak incelenmiş ve oluşan anlayışlar kritik edilmiştir. Bu hadisin, Muhammed'in (a.s.) vefatından sonra ortaya çıkan eğilimleri meşrulaştırmak üzere oluşturulduğuna vurgu yapılmıştır.