Cilt 5, Sayı 10, Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Zorunlu varlığın varlığı(Hitit Üniversitesi, 2006) eş-Şehristânî, Muhammed Bin Abdülkerim; Akyol, Aygün; Özel, Aytekinİbn Sina dedi ki: “Biz varlığın var olduğundan şüphe etmeyiz. O, a. Özünden dolayı Zorunlu, b. Özü itibariyle mümkün olup kendisinin dışındaki bir başka şeyden dolayı zorunlu diye alt kısımlara ayrılır. Tek bir şeyin hem kendi özünde zorunlu varlık, hem de aynı anda kendisinin dışındaki bir başka şeyle zorunlu varlık olması uygun değildir. Zorunlu Varlığın özünden dolayı kendisinin, ne bir tanımın parçaları ne de bir niceliğin parçaları olarak Kendini kuran birleştirici unsurlara sahip olması uygun değildir. O’nun (Zorunlu Varlık) isminin anlamını tanımlayan (Kavlü Şârih) sözlerin her bir parçası, varlık bakımından kendi özünde zorunlu olan bir başka şeye delalet etmemelidir.”Öğe Kadınların okuyup yazması meselesi: “Lâ tuallimû’n-nisâe hattan” hadisinin Râvîsine cevap(Hitit Üniversitesi, 2006) Gürler, KadirTürk modernleşmesi sürecinin Tanzimat’tan Cumhuriyet’e kadar olan kısmı, kültür değişmeleri ve medeniyet tercihi alanlarında tarihte eşine az rastlanır hareketliliğin yaşandığı bir zaman dilimidir. Bu tarihsel kesitte birçok zihin ve kalem, insan, toplum, mutlak varlık, medeniyet vb. konularda îmâl-i fikir etmiş, yaşadığı toplumun durumunu ve diğer toplumlarla -özellikle de o dönem için ileriyi temsil eden Batı toplumuyla- ilişkisini ele almaya çalışmıştırÖğe Kur’an’ın Cem’i: Son dönem metodolojik gelişmeler ışığında batılı görüşlere ilişkin yeni bir değerlendirme(Hitit Üniversitesi, 2006) Motzki, Harald; Türcan, SelimKur’an (dünyevî) varoluşunu elde ettiğinden beri, farklı maksatlarla kullanıla gelmiştir. Müslümanlar için o, daima, ahlâkî ve dinî açıdan esin ve maslahat kaynağı olmuştur. Müslüman bilginler, Kur’an’ı çoğunlukla kendi hukuk ve teolojik doktrin sistemlerinin temeli olarak ve nadiren de sırf tarihî nedenlerle ele almışlardır. Bununla beraber, (Müslüman olmayan) çağdaş Batılı bilginlerin Kur’an’a yaklaşımları ise, daha çok tarihîdir. Kur’an, onlar tarafından Muhammed’in öğretisi ve onun peygamberlik kariyerinin ayrıntıları için bir kaynak, İslam’ın erken dönemi için bir doküman olarak kullanılmıştır. Hatta Kur’an, Arapların İslam öncesindeki dini ve sosyal yapısı hakkında da bir kaynak olarak kullanılmıştır.Öğe Zorunlu varlığın Tikellere dair bilgisi üzerine: İbn Sînâ - Şehristânî merkezli bir tartışma(Hitit Üniversitesi, 2006) Akyol, AygünZorunlu Varlığın tikeller hakkındaki bilgisi, İslam Felsefesi tarihinde genelde, İbn Sînâ ve Gazâlî merkezli olarak tartışılmıştır. Fakat Şehristânî’nin fikirleri Gazâlî’nin ki kadar bilinmemektedir. Bu çalışma, Zorunlu Varlığın tikeller hakkındaki bilgisini, İbn Sînâ ve Şehristânî’nin fikirlerine odaklanarak değerlendirmeye çalışacaktır. Şehristânî, İbn Sînâ’yı bu konuda iki aşamalı olarak eleştirir, bunların birincisi, Zorunlu Varlığın bir akıl olması, diğeri ise, Zorunlu Varlığın bilgisinin değişmezliğiyle ilgilidir.Öğe “Enzelnâ el-Hadîd” [el-Hadid 57/25] ifadesinin tercüme ve yorumları üzerine bazı değerlendirmeler(Hitit Üniversitesi, 2006) Gezer, SüleymanBu makale Hadid suresinin 25. ayetinde geçen “enzelnâ el-hadîd” ifadesinden yola çıkarak demirin hakikat anlamında gökten indirilip indirilmediğini ele almaktadır. Konu ele alınırken “inzal” kelimesinin diğer kullanımları değerlendirilmiştir. “İndirmek” kelimesi genellikle kullanıldığı bağlama göre yaratmak, bahşetmek, hakiki anlamda ise indirmek anlamına gelmektedir. Bahsedilen ayette Demir, “inzal” kelimesinin diğer kullanımlarında olduğu gibi hakiki anlamda gökten indirilen bir nesne olmayıp Allah tarafından insanlar için bahşedilen, yaratılan bir nesnedir. Bazı iddialara göre bu ayet bilimsel bir gerçekliğe atıf yapmaktadır. “İnzal” kelimesinin diğer kullanımları bu ifadenin bilimsel bir gerçekliğe atıf yapmadığını gösterir. Çünkü bu görüşü savunanlar “hayvanlardan sekiz çift” indirilmesinden bahseden ayet hakkında susmaktadırlar. Dolayısıyla demirin hakiÖğe Bedâ düşüncesi ve Şiî imamet tartışmalarındaki yeri(Hitit Üniversitesi, 2006) Hakyemez, CemilBu makale, giriş ve üç başlıktan oluşmaktadır. Girişte, beda fikrinin anlam ve önemi üzerinde durulmuştur. Birinci kısımda, bu fikrin ne zaman ve ne tür etkenler sonucu ortaya atıldığı irdelenmiştir. Sonraki bölümde, bu düşüncenin Şiî imamet tartışmalarındaki yeri ve önemine dikkat çekilmiştir. Son olarak da, İmamiyye Şiasının beda inancıyla ilgili kaygıları ve bunun sonucunda, kendi imamet anlayışlarını esas alarak konuyla ilgili yaptıkları değerlendirmeler incelenmiştirÖğe Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş sürecinde Ahmet Ağaoğlu’nun dinî düşünceleri(Hitit Üniversitesi, 2006) Mert, MuhitOsmanlı devletinin yıkılış ve Cumhuriyete geçiş döneminde Türk aydınının, özellikle de Batı ile bir şekilde ilişkisi olmuş aydınların din konusundaki düşünceleri bir hayli ilgi çekicidir. Bu aydınlardan biri de Azerî kökenli Ahmet Ağaoğludur. Bu çalışma onun, dine, dinin insan hayatıyla ilişkisine nasıl baktığını, Türk toplumunun sosyo-kültürel yapısına dinin etkisini nasıl gördüğünü araştırmayı hedeflemektedir. Buna ek olarak milliyetçilik, siyaset, kadın, aile gibi konulardaki dini düşünceye getirdiği eleştiriler ele alınacaktır. Ayrıca dönemin en ilgi çekici konularından biri de dinde reform çabalarıdır. Bu hususta onun ileri sürdüğü gerekçelerin neler olduğu, din eğitim ve öğretiminin nasıl yapılması gerektiğine ilişkin teklifleri de incelenecektir.